CILVANALILAR DERNEKLESMELI MI?

Saygi değer cilvanalilar, hepinize ayri ayri selam ve sevgilerimi yolluyorum.
Cilvanalilarin geçmisine baktigimizda türlü türlü anilarla dolu.Sevinclerle,
hüzünlerle kahirlarla ne hayatlar gelip gecmis.Sonra maglum ekonomik
 nedenlerden dolayi basliyan göç dalgasi cilvanayida en derinden
 etkilemistir.Bu sebepten dolayi bir çok aile avrupaya savrulmus ,
bir çok aile ise Turkiyenin degişik bölgelerine goçmustur.Böylelikle köy 
nufusu giderek hizli bir sekilde azalmistir ve azalmaktadir.
Simdi ise biz gençler icin masal gibi dinledigimiz ,yasayanlar için ise tatli bir 
tebessümle anlattiklari anilardan öteye geçmiyor cilvana.Yani eskiden yasanilan, 
barinilan cilvana bir çogumuz için yavas yavas anilarda kalmaya basladi.Bu 
zenginlik bu kültûr bu bizi biz eden olgular yavas yavas yok olmuyormu 
sizcede?Burada çok karamsar oldugumu düsüne bilirsiniz ama zamanla bu
 düsüncenin dogru oldugu anlasilacaktir.Tabi bizler biseyler yapmazsak.
Simdi buradan herkese soruyorum ,bu gidisati degistirmenin yolari yokmu.
Tabiki var olmali!
Ben tüm cilvanalara sesleniyorum ,özellikle bu tür isler ile ugrasmis
 ve halen urasmakta olan abilerim ,derneklesmemizin vakti 
gelmemismidir halen ?
Cilvanalilarin yogun olarak yasadiklari bölgelerde temsilcileri bulunan 
büyük ve etkin bir dernek kurmaliyiz.Bu dernek sayesinde cesitli 
projeler üretip cilvanalilarin birlik ve beraberligini güçlendirerek bu 
ruhun cilvana gençligine aktarimini saglamaliyiz.Yani sözün özü cilvanin 
gelecegini garanti altina almaliyiz.
Simdi herkesten bu konu hakkindaki görüs ,öneri ve tepkilerinizi bekliyorum.
Bence en kisa zamanda bu dernegi hayata gecirmeliyiz.Bu yaziyi okuma 
zahmetinde bulundugunuz için herkese tesekkür ediyorum.Salicakla kalin 
 
28.09.2008
pazar

Posof Asiklar Ve Türkü söleni

Posof ilçesinde bu yıl üçüncüsü düzenlenen
Posof Aşıklar ve Türkü Şöleni', büyük bir coşkuyla
 gerçekleştirildi.                                                                                         Posof, Bükler mevkii ormanlık alanda düzenlenen 
şölende konuşan Posof Belediye Başkanı Şükrü 
Bozyiğit, "Adını aşıklar ve türkü şöleni koyduğumuz
 bu festivalle aşıklık geleneğinin yaşatılmasını 
istedik. Sevinçlerimizi, mutluluklarımızı, hüzünlerimizi 
hep türkülerle, ozanlarla anlattık. Bunun için de 
kültürümüzü yaşatmak için bu ismi koyduk" dedi.
Posof Kaymakamı Oğuz Alp Çağlar ise, "Bu
 benim son konuşmam olacak. Çünkü görev
 sürem dolmak üzere ve kısa bir süre sonra 
aranızdan ayrılacağım" diye konuştu.Şölende,
 Posoflu gençler tarafından yöreye özgü olarak bilinen davul-zurna eşliğinde deve canlandırmalı 
deve oyunu sergilendi. Gençler tarafından canlandırılan deve oyununda deveye bindirilenlerden 
bahşiş alındı. Deveye bir ninenin bindirilmesi ise ilgi çekti. Deveye bindirilen sanatçı Yener
 Yılmazoğlu ise düşme tehlikesi geçirdi.
Şenlikte Iğdır Kafkas Halk Dansları topluluğu güzel bir gösteri sundu. Festivalde halk ozanları ve 
Sanatçı Yener Yılmazoğlu bir konser verdi.Aşıklar Şöleni'ne katılan eski Ardahan Milletvekili 
Faruk Demir de mini bir konser verdi. Faruk Demir'in konseri esnasında aşırı rüzgar nedeniyle 
ortalık toz duman olurken birçok çadır rüzgar nedeniyle yerinden söküldü.Aşıklar ve
 Türkü Şöleni'ne Ardahan Valisi Yardımcısı Yavuz Gürler, AK Parti Ardahan Milletvekili
 Saffet Kaya, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ve birlerce vatandaş katıldı.

 
Kitap geliri liseye
 bağışlanacak


Fransa'da yasayan ve bir gazetenin Fransa 
temsilciligini 
surduren Gazeteci-Yazar Burhan Ozkosar'in gelirinin tamamini 
egitime bagisladigi 'Perisan Manga' isimli kitabi cikti. Burdur'da 
bedelli askerlik yaparken yasadiklarini kaleme alarak 'Perisan
 Manga' isimli ilk kitabini yazdigini ifade eden Gazeteci-Yazar 
Burhan Ozkosar, "Kogus arkadaslarinin istegi uzerine ilk eserim olarak *
yazdigim
 Perisan Manga' adli kitap ortaya cikti. Bu kitabin en onemli ozelligi ise, 
gelirinin tamamini, kurusuna kadar, Ardahan'in Posof ilcesinde
 bulunan Posof Lisesi'nde okuyan ihtiyacli ogrencilerin egitimlerini 
devam ettirebilmeleri icin burs olarak
 bir fonun olusturulmasina bagislamis olmamdir" dedi.       

                                      Herşey tabiat için 
           
 Ardahan'ın Posof ilçesinde vatandaşlar, 
balık neslinin tükenmemesi için gölet ve akarsulara
 balık bırakıyor. 
Ardahan Çevre ve Orman Müdürlüğü ile Tarım Müdürlüğü tarafından Ardahan genelinde 
balık neslinin tükenmemesi için başlatılan balık avı yasaklarına destek vermek için 
Posoflular harekete geçti
  Posoflular, kendi imkanlarıyla satın aldıkları balıkları göletlere
 bıkarak tam bir duyarlılık örneği sergiliyor. Köksal Seyhan isimli vatandaş, 
"Doğal hayatın korunması için yasaklardan çok sevgi ve ilgiye ihtiyaç var. 
Biz, kendi imkanlarımızla değişik bölgelerden paramızla satın aldığımız 
birkaç balık türünü ilçemizdeki gölet ve akarsulara bırakıyoruz. Amacımız, b
alık olmayan göletlerde balık sirkülasyonunu sağlamaktır. Ayrıca yok 
olmatehlikesindeolanbalıktürlerinartırılmasınısağlamayaçalışıyoruz" dedi.                                                                                                                                       .

                    
      Posof'ta  bal bereketi                                                                                                                                                                                                                                                                                     

Posof ilçesi, polen çeşitliği ve nektar bakımından Iğdır, Kars, Erzurum ve Ordu illerine oranla çeşitlilik gösteriyor. Sertifikalı ana arı ve bal üreticisi Bedrettin Çakıcı, bal hasadında bu sezon beklenin üzerinde bal alınacağını belirtti.

Haziran ve Temmuz aylarının arıcılık için müsait olması nedeniyle kolonilerin iyi geliştiğini ifade eden sertifikalı ana arı ve bal üreticisi Bedrettin Çakıcı, "Bu sezon bal oluşumu umut verici seviyelere çıkıyor. Polen ve nektar bakımından Iğdır, Kars, Erzurum ve Ordu illerine oranla Posof çeşitlilik gösteriyor. Bu nedenle ballarımız da kalite bakımından daha iyi bir seviyededir" dedi.

Gerçek bal ile şeker balının birbirinden ayırt edilmesi gerektiğini ifade eden Çakıcı, "Gerçek bal, arıların çeşitli bitkilerden topladıkları özsulardan ürettikleri, kıvamlı, stabil, bol enerji veren ve aynı zamanda şifa verici özellikleri olan, besin değeri yüksek, tümüyle doğal bir gıda maddesidir. Şifa kaynağı bir balın yapımında efor sarf eden arılar, çiçeklerdeki bal özünü alarak midelerinde çeşitli fiziki ve kimyasal reaksiyonlardan geçirirler. Ardından bu salgıyı petek gözlerine koyarlar ve bu
gözlerde olgunlaşan madde bal olarak ortaya çıkar" diye konuştu.

Çiçek balının da kristalize olabileceğini belirten Çakıcı, "Her ne kadar sofralarda her zaman önemli bir yere sahip olsa da bal, halkımız tarafından çok da iyi tanınan bir besin maddesi değildir. Buna en önemli örnek olarak balın şekerlenmesi şeklinde adlandırdığımız kristalleşmeyi gösterebiliriz. Çiçek balı doğal ve saf olduğunda kristalleşir. Bu olay tamamen balın doğallığından kaynaklanır. Kristalleşmeye neden olan ise balın içerisinde bulunan glikoz oranıdır" şeklinde konuştu.

HAKİKİ BAL BİRÇOK HASTALIĞIN TEDAVİSİNDE KULLANILIYOR

Saf ve doğal balın pek çok hastalıkta koruyucu ve tedavi edici etkileri olduğu da anlatan Bedrettin Çakıcı, "Birçok hastalığın tedavisinde yardımcı olarak kullanıldığı kesindir. Bal çocuklarda bağışıklık kazandırma, yetişkinlerde ise, hazmı kolaylaştırma ve mide hastalıkları tedavisinde önemli rol oynar'' ifadelerini kullandı.